Labraunda Antik Kenti’nde Kazı Çalışmaları ve Tarihi Önemi

Labraunda Antik Kenti’nde Kazı Çalışmaları

Labraunda Antik Kenti'nde Kazı Çalışmaları

Fransa’nın Lumiere Lyon 2 Üniversitesi’nde görevli Prof. Dr. Olivier Can Henry’in gözetiminde, tarihi açıdan önemli olan Labraunda Antik Kenti’nde bir dizi kazı çalışması gerçekleştirilmektedir. Bu kazılar, antik kentin çeşitli noktalarında, özellikle milattan önce 4. yüzyıla ait olan anıtsal çeşme, Roma hamamı, andron (erkeklere ayrılan bina), anıt mezar ve akropol alanlarında yoğunlaşmaktadır.

Labraunda, hem kutsal hem de siyasi bir merkez olma özelliğiyle Muğla ve antik Anadolu için oldukça önemli bir yerleşim alanıdır. 1948 yılından itibaren kazı ve diğer araştırmaların sürdürülmesi, bu bölgenin tarihi önemini bir kat daha artırmaktadır.

Tarih öncesi döneme kadar uzanan izlerin bulunduğu bu antik kent, klasik, Helenistik, Roma, Geç Antik ve Doğu Roma dönemlerinde de çeşitli yapı faaliyetlerine ev sahipliği yapmıştır. Labranda’nın özgün değeri, Anadolu’daki klasik dönem mimarlığının en anıtsal ve en iyi korunmuş kalıntılarını barındırmasında yatmaktadır.

Zeus Labraundos kültüne ev sahipliği yapan bu alan, milattan önce 4. yüzyılda, Hekatomnidler Dönemi’nde en görkemli dönemini yaşamıştır. Labraunda Antik Kenti Koordinatörü Prof. Dr. Bilal Söğüt, bölgenin antik dönemde Anadolu’nun en önemli kutsal alanı olduğunu vurgulamaktadır. “Kazı alanının daha rahat gezilebilir olmasını sağlayacağız.”

Prof. Dr. Söğüt, kentin hem kutsal hem de siyasi bir merkez olması nedeniyle büyük bir öneme sahip olduğunu ifade ederek, “Kentte Kültür ve Turizm Bakanlığının Geleceğe Miras Projesi kapsamında çalışmalar yürütülüyor. Diğer ekip buradaki kazı çalışmalarını tamamladı. Şimdi de bu proje kapsamında özellikle teras duvarlarından başlayarak aşamalı bir temizlik ve konservasyon ile restorasyon çalışmaları gerçekleştiriyoruz.” dedi.

Söğüt, bu alanın günümüzden yaklaşık 2 bin 400 yıl öncesine ait kutsal alan düzenlemesi ve mimarisi açısından çok önemli veriler sunduğunu belirtti. “Kazı alanının daha rahat gezilebilir olmasını sağlamak için çalışmalar yapıyoruz.” diye ekledi.

Antik kentteki eski kültür varlıkları hakkında bilgi veren Söğüt, “Özellikle kutsal alanın üst kısmındaki kayaların bulunduğu yerdeki kült alanının eski yapısı ve ona dair veriler elimizde mevcut. Şu anda Mausolos dönemine ait alanın olduğu bölgedeki çalışmalara odaklanıyoruz.” şeklinde konuştu.

Bilal Söğüt, antik kentin teras duvarlarındaki düzenlemeleri tamamladıktan sonra, bu bölgenin gezi güzergahları ile aydınlatılması üzerine aşamalı çalışmalar yapacaklarını ifade etti. Ekip olarak amaçlarının Labraunda’daki tarihi dokuları gün yüzüne çıkarmak ve onları gelecek nesillere aktarmak olduğunu belirten Söğüt, antik kentte gelecek yıllarda önemli verilere ulaşmayı hedeflediklerini vurguladı.