Türk Toraks Derneği Tütün Kontrol Çalışma Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Remziye Can, elektronik sigara (vaping) olarak bilinen sistemlerin aslında bir çeşit tütün ürünü olduğunu vurguladı. 2003 yılından bu yana, bu ürünlerin bağımlılığı devam ettirmeyi hedeflediğini belirten Can, “Bu ürünler, yanma olmaksızın, pilden aldığı enerji ile ısınan atomizerin likidi buharlaştırması esasına dayanmaktadır” dedi.
Can, elektronik sigaraların temel yapı taşlarını üç ana parçadan oluştuğunu açıkladı: pil, atomizer ve doldurulabilir kartuş. Elektronik sigaralar, endüstri tarafından “zararı azaltılmış ürünler” olarak lanse edilerek piyasaya sürülmekte, ancak bu ürünlerin içerdiği kimyasallar hakkında pek çok yanlış bilgi bulunmaktadır. Can, ürünlerin içerdiği zararlı maddeleri şu şekilde sıraladı:
- Propilen glikol
- Gliserol
- Etilen alkol
- Polietilen glikol (PEG400)
- Diametil dietilen glikol
- Amino-tadalafil
- Rimonabant
- Cannabinoid
- Nitrozaminler
- Formaldehit
- Asetaldehit
- Keton
- Civa
- Tetrametilpirazi
- Kurşun
- Nikel
- Krom
Can, bu ürünlerin, hücreye toksik etkisi olan ve kanserojen maddeler içeren aerosol partiküller oluşturduğunu belirtti. Elektronik sigaraların buharının pasif içiciliğe neden olduğunu ve DNA hasarını artırdığını ifade etti. Ayrıca, elektronik sigaraların beyin gelişimi üzerinde nörotoksik etkiler yarattığını vurguladı. Annenin elektronik sigara kullanmasının çocukta davranışsal ve bilişsel değişikliklere yol açabileceği konusunda uyarılarda bulundu.
Sağlık Üzerindeki Diğer Olumsuz Etkiler
Dr. Can, elektronik sigaranın başta solunum ve kardiyovasküler sistemler olmak üzere, karaciğer, böbrekler ve sinir sistemi üzerinde ciddi zararlar verdiğini belirtti. Elektronik sigara kullanımının kalp atım hızı ve kan basıncında artışa neden olduğu, bağışıklık sistemini zayıflatarak zatürre gibi alt solunum yolu enfeksiyonları riskini artırdığı bildirilmektedir. EVALI (e-cigarette and Vaping use Associated Lung Injury) olarak bilinen akut akciğer hasarı, solunum yetmezliği ve ölüme yol açabilen bir durumdur.
ABD’de yapılan bir araştırmada, elektronik sigara kullanan bireylerin anksiyete ve depresyon riskinin daha yüksek olduğu gözlemlenmiştir. Ayrıca, elektronik sigara kullanıcılarının doz aşımına bağlı sağlık sorunları yaşama olasılıklarının arttığı tespit edilmiştir. Aromalar, elektronik sigaraların tercih edilmesinin başlıca nedenlerinden biridir; ancak bu aromaların hücre genetiğini bozduğu iddiaları yapılmaktadır. Elektronik sigaraların beyin gelişimi üzerinde olumsuz etkiler yarattığı ve hafıza, dikkat ve öğrenme kapasitesini azalttığı ifade edilmiştir.
Can, elektronik sigara kullanımı ile astım, KOAH gibi birçok solunum sistemi rahatsızlığının tetiklenebileceğini de sözlerine ekledi. Elektronik sigara cihazlarının yanık, patlama ve kimyasal yaralanmalara neden olabileceğini belirtti. Elektronik sigara kullanımına bağlı yanıkların genellikle uyluk, kasık, yüz veya elde meydana geldiği rapor edilmiştir.
Dr. Can, yutma yoluyla veya cilt teması yoluyla elektronik sigara sıvısına maruz kalmanın mide bulantısı, kusma, uyuşukluk ve taşikardi gibi belirtilere neden olabileceğini, hatta ciddi durumların nöbetlere, anoksik beyin hasarına, laktik asidoza ve ölüme yol açabileceğini vurguladı.
Yeni Hastalıklar ve Sağlık Üzerindeki Tehditler
Sağlığa Evet Derneği Başkanı Prof. Dr. Elif Dağlı, elektronik sigara kullanımına bağlı olarak göğüs boşluğuna havanın girerek akciğere baskı oluşturmasıyla meydana gelen “pnömotoraks” hakkında bilgi verdi. Dağlı, ABD’de elektronik sigara kullanımına bağlı olarak yeni hastalıkların ortaya çıktığını ve bu durumun ülkemizde de görülmeye başladığını söyledi.
Dağlı, elektronik sigaraların içinde yağlı kimyasallar, aromalar ve toksinlerin bulunabileceğine dikkat çekerek, bu maddelerin akciğere zarar verdiğini ve daha önce tıp literatüründe yer almayan yeni hastalıkların oluşumuna yol açtığını ifade etti. EVALI olarak bilinen hastalığın 2019’da elektronik sigara kullanımına bağlı akciğer hasarına verilen uluslararası bir terim olduğunu belirtti. Amerika Birleşik Devletleri’nde elektronik sigara kullanımına bağlı olarak 68 ölüm ve 2807 hastane yatışı gerçekleşmiştir.
Prof. Dağlı, elektronik sigaranın solunum sistemine etkisinin oldukça iyi bilindiğini ve pnömotoraksın, yani akciğer zarının kendiliğinden patlamasının, elektronik sigara kullanımına bağlı olarak görüldüğünü açıkladı. Elektronik sigaraların içerdiği toksinlerin akciğerin hava keseciklerine zarar verdiğini ve bu durumun balonlar oluşturmasına neden olduğunu belirtti. Bu balonların patlaması sonucunda akciğer zarının yırtılması, cerrahi müdahale gerektiren bir durumdur.
Dağlı, elektronik sigaranın neden olduğu başka bir hastalığın “yağ zatürresi” olduğunu, bunun enfeksiyonla oluşan zatürreden farklı olarak akciğere e-sigara içinde giren yağ asitlerinden kaynaklandığını ifade etti. Elektronik sigaraların içerdiği yağlı kimyasalların akciğer dokusunda iltihabi süreçleri tetiklediğini söyledi.
Sonuç olarak, Dağlı, elektronik sigara ve benzeri ürünlerin daha fazla zarara neden olmadan satışlarının durdurulması ve denetlenmesi gerektiğini, herkesin bu ürünlerin kullanımından kaçınmasını önerdi.