Munzur Çayı ve Ekosistem Zenginliği

Munzur Çayı: Doğanın İhtişamı

Tunceli’nin Ovacık ilçesine bağlı Ziyaret köyünde kaynağını bulan Munzur Çayı, bölgedeki en önemli su kaynaklarından birini temsil ediyor. Eriyen kar suları ve yer altı kaynakları ile beslenen bu çay, yaklaşık 80 kilometrelik bir akışın ardından il merkezindeki Uzunçayır Barajı Gölü’ne ulaşarak hayat buluyor.

Geçtiği her noktaya canlılık katmasıyla bilinen Munzur Çayı, su altındaki güzellikleri ve çevresindeki zengin bitki örtüsü ile adeta doğal bir akvaryumu andırıyor. Birbirinden çeşitli yeşil tonlarının arasında menderesler oluşturarak akan bu çay, nesli koruma altında olan kırmızı benekli alabalık, sarıbalık ve yeşil balık türlerine ev sahipliği yapıyor.

Yılın belirli dönemlerinde üreme kolonileri oluşturan bu balıklar, çayın sığ sularına göç ederek kayalıklara yumurtalarını bırakıyor. Böylece nesillerini sürdüren bu balıklar, çaydaki çeşitli böcek ve sinek türleriyle beslenerek hayatta kalma mücadelesi veriyor. Munzur Çayı’na ayrı bir güzellik katan bu balıklar, su altı kameraları ile kayıt altına alındı.

BALIK AVLAMAYA KARŞI ÖNLEMLER

Doğa Koruma ve Milli Parklar Tunceli Şubesi (DKMP) ekipleri, özellikle kırmızı benekli alabalıkların korunmasına yönelik kontrol faaliyetlerine büyük önem veriyor. Jandarma ile işbirliği içinde hareket eden DKMP personeli, bu değerli alabalığın vatandaşlar tarafından germe ağ, olta ve tırıvırı gibi yöntemlerle avlanmasını önlemek için çeşitli önlemler alıyor.

İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Moleküler Biyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferhat Matur, Tunceli’nin ekosistem çeşitliliğinin oldukça zengin olduğunu belirtiyor. Matur, şehrin tam ortasından Anadolu Diyagonali’nin geçtiğini ifade ederek, “Tunceli’de Munzur ve Pülümür vadilerinin varlığı, birçok canlı grubunun farklı türlere sahip olmasını sağlamaktadır. Bu bölgedeki ormanlar ve 3 bin rakımlı dağlar, hem memeliler hem de yırtıcı türler için elverişli yaşam alanları sunmaktadır.” dedi.

Matur, kentin bazı bölgelerinin Fırat ve Dicle havzalarında bulunan türlere de ev sahipliği yaptığını vurguladı. Bölgedeki yaban hayatının çeşitliliğine değinen Matur, “Bu canlılardan bazıları endemik, bazıları ise tehlike altında sınıflandırılan türlerdir. Geçtiğimiz yıllarda yapılan araştırmalarda burada endemik bir alabalık türü tanımlanmıştır.” ifadelerini kullandı. Ayrıca, Matur, Tunceli’deki su sistemlerinin biyoçeşitlilik açısından son derece önemli olduğunu sözlerine ekledi.