Sümbül Dağı’ndaki Büyüleyici Mağara ve Dağcıların Zorlu Tırmanışı

Sümbül Dağı’ndaki Büyüleyici Mağara

Sümbül Dağı'ndaki Büyüleyici Mağara

Kent merkezi yakınlarındaki, 3 bin 487 rakımlı Sümbül Dağı’nın eteklerinde yer alan büyüleyici mağara, sarkıt ve dikitleriyle dikkat çekiyor. Cilo Sat Gölleri ve Buzulları Dağcılık ve Doğa Sporları Derneği (CİSAD), bu özel mağaranın tanıtımı amacıyla etkinlik düzenledi. Dernek binası önünde bir araya gelen 10 dağcı, araçlarla geldikleri Depin bölgesinden zorlu tırmanışa geçtiler.

Eğimin oldukça fazla olması nedeniyle zaman zaman ip kullanmak zorunda kalan dağcılar, yaklaşık 2 saat süren zorlu bir tırmanışın ardından ulaştıkları mağaranın bazı kısımlarını sürünerek geçti, bazı bölümlere ise metrelerce yükseklikten ip yardımıyla inebildi. Bu zorlu yolculuk, katılımcılar için hem heyecan verici hem de öğretici bir deneyim oldu.

Dağcılar, mağaranın içindeki muhteşem sarkıt ve dikitleri görüntüledi ve bazı kısımlarını ilk kez görme fırsatını yakaladılar. Dağcıların bu heyecan dolu tırmanışını, Anadolu Ajansı (AA) ekibi de görüntüledi.

AMACIMIZ KENTTEKİ MAĞARALARI TURİZME KAZANDIRMAK

Etkinliğe rehberlik eden Türkiye Dağcılık Federasyonu İl Temsilcisi ve CİSAD Kurucu Üyesi Naci Ertunç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mağaraya ulaşmak için bazı noktalarda tam teknik tırmanış yaptıklarını belirtti.

Ertunç, “Mağarada 200 metre ilerledikten sonra iple iniş yaptık. O noktadan sonra galeri ikiye ayrılıyor. Birinci galeri dağın eteklerine doğru iniyor ve yaklaşık 300 metre teknik tırmanış gerektiriyor. İkinci galeride ise dağın iç tarafına doğru ilerliyoruz. Burası, sarkıt ve dikitlerin yoğun olduğu bir alan.” dedi.

CİSAD olarak 10 kişilik ekiple düzenledikleri bu etkinliğin oldukça başarılı geçtiğini ve katılımcıların muhteşem görseller elde ettiğini ifade eden Ertunç, şöyle devam etti:

  • “Geçen yıl Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca görevlendirilen 6 uzman mağaracıyla buraya gelmiştik. Buradaki yarasaların dışarıda beslenip tekrar mağaraya girdiğini gözlemledik.”
  • “Yarasaların yoğun yaşadığı mağaraların ağız kısımları geniş olurken, yer altında da ayrı bir dünya keşfedebiliyorsunuz.”
  • “Yüzeyde nasıl bir ihtişam varsa, yer altında da muhteşem görüntüler var.”

Mağaranın turizme kazandırılması için girişimlerde bulunduklarını belirten Ertunç, “Teknik tırmanış gerektiren ve mağarada iple iniş yapılan yerlere merdiven ve elektrik altyapısı yapılmalı. Yurt dışından gelen turistleri de zaman zaman buraya getiriyoruz. Hepsi mağaraya hayran kalıyor. Amacımız, kentteki mağaraları turizme kazandırmak ve bu değerlerin kentin kalkınmasına katkı sunmasını sağlamaktır.” şeklinde konuştu.

Etkinliğe katılan Naci Tetik, zorlu bir tırmanışla mağaraya ulaştıklarını ifade ederek, “Mağaranın içi sarkıt ve dikitlerle doluydu. Muazzam bir görüntüsü var. Doğasever ve dağcılara burayı görmelerini tavsiye ederim. Mağaraya girmek için gerekli teknik ekipmanların olması lazım. Buranın görüntüsüne hayran kaldık.” dedi.

Diğer bir katılımcı Esat Kılınç, mağarada yaklaşık 4 saat kaldıklarını vurgulayarak, “Bu mağara, kent için önemli turizm değerlerinden biri.” diye sözlerini tamamladı.