ABD Senato komitesi; ABD Hava Kuvvetleri’ne, Türkiye için üretilen 6 adet F-35A uçağını modifiye etme yetkisi verdi. Bu kapsamda Lockheed Martin tarafından Türk Hava Kuvvetleri için üretilen ancak S-400 tedariki bahanesiyle uygulanan ambargo sebebiyle Türkiye Cumhuriyeti topraklarına gelemeyen ve 7. Ana Jet Üs Komutanlığı’na konuşlandırılamayan F-35A uçakları, boyamaları değiştirilerek ABD Hava Kuvvetleri envanterine alınacak.
Ancak Türkiye’nin programdan çıkması ile birlikte F-35 tedarik zincirinde sorunlar çıkacağı ve uçak başı maliyetlerin de artacağı kabul gören bir konu. Hatta T.C. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail DEMİR tarafından kısa bir süre önce yapılan açıklamada, “Amerika Birleşik Devletleri tarafında tam ne olup ne bittiği ile ilgili net bir veri yok elimizde.
F-35 sürecinde sürekli olarak benim vurguladığım, biz bu süreçte bir ortağız ve ortaklılıkla ilgili tek taraflı yapılan hareketlerin hiçbir yasal dayanağı yok ve mantıklı da değil. Bütün ortaklık yapısını düşündüğümüzde atılan bu adımın, S-400 ile ilişkilendirilmesinde de bir temel yok. Türkiye’ye uçağı vermemek ile ilgili karar almak bir bacaktır ama diğeri ise hiç alakası olmayan bir konu. Biz bunu muhataplarımıza defalarca dinlendirmemize rağmen ve dillendirdiğimizde de hiçbir mantıklı cevap alamamıza rağmen, süreç devam ettirildi. Kendi ifadeleriyle bile bütün bu süreçte, projeye en az 500-600 milyon dolarlık bir ek maliyet geleceği dillendirildi. Yine bizim hesaplarımıza göre, uçak başına en az 8 ila 10 milyon dolar civarında ilave bir maliyet geleceğini görüyoruz.” ifadelerine yer verilmişti.
Peki Türk Savunma Sanayii firmaları Müşterek Taarruz Uçağı (JSF) Programı kapsamında hangi parçaları üretiyor?
- Alp Havacılık: 2004 yılından bu yana programa destek veren Alp Havacılık, F-35 uçak gövdesi yapısal parçaları ve asambleleri, iniş takımı bileşenleri ve motor için F135 motoru titanyum entegre kanat rotorları üretiyor.
- ASELSAN: F-35 Elektro Optik Hedef Sistemi’nin parçası olan gelişmiş optik bileşenler için üretim yaklaşımları geliştiren ve F-35 CNI Aviyonik Elektronik Arabirim Kontrol Cihazı üzerinde Northrop Grumman ile birlikte çalışan ASELSAN, tam ölçekli üretim faaliyetlerini de başlatmıştı.
- AYESAŞ: AYESAŞ, iki temel F-35 bileşeni olan füze uzaktan kumanda arabirimi ve panoramik kabin ekranının elektronik kartlarının tek tedarikçisidir.
- FOKKER ELMO: F-35 Elektrik Kabloları ve Ara Bağlantı Sistemi’nin (EWIS) yüzde 40’ını üretmekte olan FOKKER ELMO ayrıca, tüm merkezi bölüm kablo sistemleriyle TUSAŞ’ı destekliyor. FOKKER ELMO ayrıca motor için, büyük bir kısmı İzmir’deki tesislerinde üretilen EWIS’i geliştirdi.
- HAVELSAN: 2005 yılından bu yana F-35 eğitim sistemlerini destekleyen HAVELSAN, gelecekte Türk F-35 Entegre Pilot ve Bakım Eğitim Merkezi (ITC) ve Türkiye’deki ilgili eğitim sistemlerinin geliştirilmesi için öncü bir rol üstlenmişti.
- Roketsan ve TÜBİTAK-SAGE: ROKETSAN ve TUBITAK-SAGE birlikte, 5. nesil savaş uçağı F-35 uçağında dahili olarak kullanılacak hassas güdümlü Stand-off Füzesi’nin (SOM) geliştirme, entegrasyon ve üretimini yürütüyordu.
- KALE HAVACILIK: 2005 yılından bu yana F-35’i destekleyen KALE HAVACILIK, TAI ile birlikte F-35 uçak gövdesi yapısal parçalarını ve düzeneklerini üretiyor. Üç uçak tipinin de iniş takımı kilit asambleleri için Heroux Devtek’i tek tedarikçi olarak destekleyen Kale Havacılık ayrıca, motor donanımlarının üretimi amacıyla İzmir’de Pratt & Whitney ile bir ortak girişim oluşturmuştu.
- MIKES: 2004 yılından bu yana F-35 Programı’nı destekleyen MIKES, British Aerospace Engineering (BAE) ve Northrop Grumman için F-35 uçak bileşenleri ve asambleleri sağlıyor.
- TUSAŞ: 2008 yılından beri F-35 Programı’nı stratejik olarak destekleyen ve tüm F-35 uçaklarında kullanılan donanımları sağlayan TUSAŞ (Türk Havacılık ve Uzay Sanayii), Northrup Grumman ile birlikte uçak orta gövdesi üretim ve montajı, kompozit dış kaplama ve silah bölmesi kapakları ile fiber kompozit hava girişi kanallarının üretimini yürütüyor. Havadan Yere Pilonlar ve adaptörler dahil F-35’in Alternatif Görev Ekipmanları’nın (AME) yaklaşık yüzde 50’sini üreten TUSAŞ, ayrıca Otonom Lojistik Global Destek (ALGS) sistemi kapsamında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin organik depolarını temsil etmek üzere seçilmişti.
Kaynak: SavunmaSanayiST